Evimizde bizlerle yaşayan can dostlarımızla ilgili en büyük soru işaretlerinden birisi onları kısırlaştırmalıyız mıdır. Bu konuyla ilgili ne yazık ki diğer pet sahipleri tarafından söylenen ve internet ortamında dolaşan bir çok yanlış bilgi bulunmaktadır.
Bu yanlış bilgiler ve hasta sahiplerinin tutumu düşünüldüğünde kısırlaştırma işlemi yakından irdelenmesi gereken bir konu olarak karşımıza çıkmakta.
Evcil dostlarımızın kısırlaştırılmasıyla ilgili en sık karşılaştığımız yanlışlar şunlardır:
- Annelik – Babalık duygusu tatması : Maalesef hayvanlar aleminde biz insanlardaki benzeri bir annelik, babalık duygusu bulunmamaktadır. Doğal yaşam döngüsü içinde bu duygulardan ziyade nesli devam ettirme amaçlı üremektedirler. Özellikle annelik duygusu salınan hormon kontrolü altında şekillenir ve hormon salınımı durduktan sonra aynı içgüdü ortadan kalkmaktadır. Yavrular büyüdükten sonra tabi ki anne onları tanımakta fakat hiçbir zaman anne, baba ve çocuk şeklinde aile yapısı oluşmamaktadır.
- Kısırlaştırma sağlığa zararlı : Bu tutum da maalesef ki biz veteriner hekimlerin en çok karşılaştığımız yanlışlardan biridir. Gerçekte ise durum tam tersidir. Hem erkek hem de dişi petlerde sağlık açısından daha iyi olmaları için kısırlaştırılmalıdırlar. Özellikle dişi petlerde pubertadan (ergenlik) önce kısırlaştırma işlemi bırakın sağlığa zara vermeyi tam tersi şekilde ilerleyen yaşlarda oluşabilecek meme ve rahim kanserlerinin önüne geçmektedir. Aynı şekilde erkek petlerde de prostat ve testis kanseri olma ihtimali ciddi oranda azaltılmış olur.
- Kısırlaştırılan hayvanlar kilo alır : Bu bilgi kısmen doğrudur. Maalesef kısırlaştırma işleminin evcil dostlarımızın üzerinde böyle bir etkisi bulunmaktadır. Fakat bu kesinlikle kontrol edilebilir bir durumdur. Aşırı kiloların daha yaygın sebebi ise yanlış beslemedir. Kısırlaştırma işleminden sonra dikkatli olunmalıdır. Petimizin ihtiyaçlarını doğru şekilde karşılayacak aynı zamanda kısırlaştırılmış hayvanlara özel mamalar tercih edilmelidir. Bunun yanısıra kesinlikle egzersize dikkat edilmelidir.
- Depresyona girer, kendini daha az erkek hisseder, evi korumaz: Kedi ve Köpeklerde kısırlaştırmanın karakter üzerine ciddi etkileri yoktur.
Sonuç
Tüm bu yanlışların yanısıra istenmeyen gebelikler, bu gebeliklerin sonlandırılması, doğan bebeklerin bakımı, sahiplendirilmesi, çiftleşme dürtüsüyle evden kaçma, camdan atlama ve kaybolmalar eklenince en doğru tercihin kısırlaştırılma olacağı aşikardır.
